ABD'nin ek gümrük vergileri yürürlükte
Trump yönetiminin aldığı kararla, aralarında Avrupa Birliği ve Türkiye'nin bulunduğu ülkelerden ithal edilen ürünlere yüzde 15 oranında gümrük vergisi uygulanmaya başlandı.
Aylar süren tehditler, geri adımların, tarife mektupları ve müzakerelerin ardından, neredeyse tüm ABD ticaret ortakları için daha yüksek gümrük vergileri New York’ta dün devreye alındı.
Avrupa Birliği, Japonya ve Güney Kore, otomobiller gibi önemli ihracat kalemleri de dâhil olmak üzere ABD’ye ihraç ettikleri ürünlere yüzde 15 gümrük vergisi uygulanmasını kabul etti.
Diğer ülkelere ise yüzde 10’dan başlayan ve çok daha yüksek seviyelere ulaşan tarifeler getirildi.
Bazı ülkelerin daha iyi anlaşmalar elde etmek için son çare olarak yaptıkları bazı girişimler başarısızlıkla sonuçlandı. İsviçre cumhurbaşkanı, yüzde 39’luk gümrük vergisinin indirilmesi konusunda herhangi bir sonuç alamadan çarşamba günü Washington’dan ayrıldı ve Trump, Rusya’dan petrol satın aldığı için Hindistan’a uygulanan gümrük vergilerinin üç hafta içinde yüzde 50’ye çıkmasına karar verdi.
Bloomberg Economics’in tahminlerine göre, ülkelere uygulanan farklı oranlara bakıldığında ortalama ABD gümrük vergisi oranı yüzde 15,2’ye çıkmış oldu. Bu oran, geçen yılki yüzde 2,3’ün oldukça üzerinde ve İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en yüksek seviyeye işaret ediyor.
ABD’nin en büyük üç ticaret ortağı olan Meksika, Kanada ve Çin ile mallara uygulanan vergilerin artırılmasına ilişkin müzakereler ayrı bir kanal üzerinden devam ederken, Trump ilaç ve yarı iletkenler dahil olmak üzere kritik sektörlere yönelik gümrük vergilerini yakında açıklayacağını duyurdu. Bu süreçte ABD ekonomisinden gelen sinyaller işsizliğin düşük kalmaya devam ettiğine ve enflasyonda bir tırmanma olmadığına işaret etse de bu durumun sürdürülebilir olmadığını düşünenler var.
Eski ABD ticaret müzakerecisi Wendy Cutler, “Daha zor zamanların yaklaştığına dair işaretler var. Birçok şirket, gümrük vergileri yürürlüğe girmeden önce stoklarını artırdı” dedi. Bloomberg’e konuşan Cutler, işletmelerin uzun vadede düşük kar marjlarını sürdürmesinin olası olmadığını, bu nedenle “fiyatların artmasının neredeyse kaçınılmaz” olduğu yönünde görüş bildirdi.

